Kişisel Gelişim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kişisel Gelişim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

STRES NEDİR?

6 Nisan 2016 Çarşamba

Yapım gereği biraz sinirliyimdir ve günlük hayatımda çoğu zaman stresli olurum. Eğlenmeye gideceğim zamanlarda bile içimde hep bir huzursuzluk oluşur. Bahar aynın etkisi ve yeni vize sınavları dönemlerinin gelmesi sebebiyle de hem enerjisiz hem de stresli bir hal içerisindeyim.  Ama stres nedir, nasıl oluşur?

Stres
Stres bir nevi uyumsuzluktur. Hayatımızda gelişen olaylar ister güzel ister kötü olsun, eğer stresli isek aynı ölçü de adaptasyon sorunu yaşarız. Dünya da stressiz insan yoktur. Yaşadığımız her an içinde tam anlamıyla mutlu ve huzurlu değilizdir. Stres, fiziksel olarak bizi etkiler ve enerjimizi azaltır.

CESARET NE İSTER?

23 Mart 2016 Çarşamba

Yaşamımız boyunca yaptığımız çoğu şey cesaret gerektirir. Öğretmen soru sorduğunda parmak kaldırmak, okulun koro seçmelerine katılmak, siyah ruj kullanmak, itirafta bulunmak vs. bunların hepsi aslında cesaretin birer örneğidir.

Yapmak istediğimiz ama yapamadığımız o kadar çok şey vardır ki bu hayatta, cesaretimizin olmamasından yakınırız. Keşke deriz keşke biraz cesaretli olsaydım. Cesareti olmayan insanların çekingenlik, özgüven kaynaklı sorunları da aslında bu başlık altında toplanır.

Kimi insan cesareti akılın ölçtüğünü savunur ama kimi ise cesaretin anlık olduğunu. Cahil cesareti dediğimiz; herhangi birinin bir şeyi hesap etmeden, kendi gücünün sınırlarını bilmeden duyguların etkisiyle gösterdiği anlık tepkiler kimi zaman başa bela açabilir. Buna kabadayılık da dahil edilebilir. Aslında cesaret kişinin kendisiyle ilgili bildiğin her şeyin imtihanıdır. Bir şeyleri denemekten korktuğumuz sürece bilinmeyeni göremeyiz. Hayatımız boyunca riske ettiğimiz, çaba harcadığımız şeylere doyamadan vazgeçmek zorunda kalırız.

Aşk da, yaşamak da, bilgiyi kovalamak da cesaret ister aslında. 


NEDEN İLETİŞİM PROBLEMİ YAŞARIZ?

11 Mart 2016 Cuma

Günlük yaşantımızı çoğunlukla hareketli, insanlarla iletişim halinde olarak aktif bir şekilde geçiririz. Gün boyunca da farklı bir insanla tanışma potansiyeline sahibizdir. Tanımadığımız insanlarla kaynaşmak konusunda da zaman zaman sıkıntılar yaşamışızdır. Bunun sebebi hem kişilik hem de çekingenlikle alakalıdır. Kısaca ‘’Çekingen Kişilik Bozukluğu’’ da diyebiliriz. Neredeyse her üç kişiden biri, insanlarla iletişim sorunu yaşadığını belirtiyor.


İnsanlarla İletişim Kuramıyorum
 Benim çevremde çok fazla insan olmadığından tanımadığım bir arkadaş grubuna girdiğimde ortamlarına ayak uyduramıyordum. Önceleri bunu çok fazla kafama taksam da artık üstünde durmuyorum bile. Neden mi? Anlatayım.

Her insan çok fazla girişken veya konuşkan olmayabilir. Bazı insanlar bir ortama girdiklerinde direk havadan sudan konular açıp laf lafı getirir tarzı düşünerek diyalogunu ilerletirken, biz konuşkan olmayan insanlar kenarda köşede sohbeti dinlemeyi tercih ederiz. Kimimiz konuşacak bir şey bulamaz ya da konuşulan konu ona göre değildir, kimimiz de konuşmayı pek sevmez. Ben bazen konuşmanın benim açımdan iyi yerlere gitmeyeceğini düşünüp ya sohbeti değiştirmeye çalışıyorum ya da sessizce sadece dinlerim. Sanırım bu biraz sinsilik oluyor ama arkadaşlar arasında kötü olmaktan iyidir değil mi?

Eğer arkadaşlarınızla iletişimde olmak istiyorsanız onların sevdiği konuları, hobilerini öğrenebilir ve bundan yola çıkarak karşınızdaki insanın kafa denginiz olmadığını düşünseniz bile onu dinlemelisiniz. Bu şekilde çevrenizde ki insanlara güvende vermiş olursunuz.

Kendimi İfade Etmeye Çalışırken Yanlış Anlaşılıyorum
Anlatmak istediklerinizi anlatamıyorsanız eğer, konuşmak istediğiniz konu hakkında çok fazla düşünüp, söyleyeceklerinizi sıraya koymak isterken kendi kafa karışıklığınıza neden oluyorsunuz. Anlatmak istediklerinizi tam olarak anlatamamak, düşüncelerinizi sıraya koymakta ve toplamakta güçlük çektiğinizi gösterir. Kimsenin olmadığı bir zamanda biriyle konuşmak istediğiniz bir konuda söylemek istedikleriniz üzerinde çalışabilir, kendinizi geliştirebilir ve böylece zihin egzersizi de yapabilirsiniz. 

BOYU KISA OLANLARA TAVSİYELER #3

8 Mart 2016 Salı

BAŞKALARININ SİZİN HAKKINIZDA NE DÜŞÜNDÜKLERİNİ ÖNEMSEMEYİN

Hepimizde yok mu şu ‘’Acaba hakkımda ne düşünüyor?’’ kompleksi. Zaman zaman hepimizin beynini kemirir. Başlığın boy ile ilgisi olduğuna bakmayın. Aslında toplum olarak bu konuya her birey aşinadır. Her an birimiz, diğerinin bizim için ne düşündüğünü merak ederiz. Ben kendim çoğu zaman sırf bu yüzden başkalarının istediği gibi biri olmaya çalışmış olabilirim. Ama bu beni çok yıprattı. Kendimle ilgili her şeyden soğumaya meyilli birine dönüşmeme ramak kalmıştı diyebilirim. Ama bunun bir çözüm olmadığını başlıklarla anlatacağım.






BOY KISALIĞINI SORUN EDENLERE TAVSİYELER #2

5 Mart 2016 Cumartesi

      2 - KENDİNİZE GÜVENİN

   Bu tür başlıkları neden açtığımı öncelikle belirtmek isterim. Blogum içerik olarak farklı alanlarda tavsiyeler, hobiler, kişisel yazılarım ve günlüğümden ibaret olacak. Neden ‘’Boy Kısalığı’’ sorusuna ise kendimi örnek verebilirim. Boyumun kısa olmasından ötürü şu zamana kadar çeşitli koşullarda birçok zorluk yaşadım. Kırgınlık, kızgınlık, öfke ve haksızlığa uğradığım her dakikada birer gözyaşı… Yaşadığım çoğu zorluğu hep içime hapsettim. Ama bunlarla nasıl başa çıkılacağını, dezavantaj olarak kafamda yer edindiğim benliğimi nasıl avantaja çevirip öz güven kazandığımı ve kendimi nasıl değerli kıldığımdan başlıklar altında sizlere de aktarmak istiyorum. Açtığım başlığa nazaran bu yazımda herkes kendinden bir şeyler bulabilir diye ümit ediyorum.

   

BOY KISALIĞINI SORUN EDENLERE TAVSİYELER #1

4 Mart 2016 Cuma


      1 -   KENDİNİZLE BARIŞIK OLUN

   Eminim ki boyu normalden kısa olup da bunun kırgınlığını kimselere belli etmeyerek içine atan ve çevresindekiler tarafından bir şekilde hor görülen ve de küçümsenecek davranışlara maruz kalan insanlar vardır. Hatta kimi zaman aile içindeki üyelerle bile bu konuda bir takım şakayla karışık eleştiriler duyduğumuz olur. Merak etmeyin, bende sizden biriyim. Sizlere boyumun kısa oluşunu ve bununla nasıl başa çıkıp, kendimle barışık biri haline geldiğimi açıklayacağım. Boy kısalığı sanılanın aksine bir hastalık değil nadir oluşan durumlar dışında genetik bir durumdur. Birkaç yıl öncesinde üç aylık bir teste tabi tutulmamın ardından bana verilen cevap tam olarak bu idi.


 
DESİNG BY VALAR MORGHULİS